24 Mayıs 2011 Salı

Kanyon Şarap Günleri’nin Ardından…

2. Kanyon Şarap Günleri 'nin ardında bu güzel organizasyonu hazırlayan ekipde yer alan Şakir Akışık ile şarap, kanyon şarap günleri ve gelecekte yapmayı planladıkları etkinlikler üzerine konuştuk.



Keyif Notları : Şarapla tanışmanız nasıl oldu? İçtiğiniz ilk şarabı hatırlıyor musunuz?

Şakir Akışık : Şarapla tanışmam öğrencilik yıllarında oldu. İlk içtiğim şarap 2 ve 5 litrelik plastik şişelerde Hitit şarabı idi. Sonrasında Papazkarası şarabı içiyorduk. Bu bir kalite göstergesiydi. Cam şişedeydi ama hâlâ plastik kapaklı idi. Şarap tüketici olmanın dışında , sektör olarak ilgim 1987 yılında,Koç Holding’e bağlı Düzey pazarlamada çalışmaya başladıktan sonra oldu. Düzey’de şarabı da içeren alkolü içki firmaları raporunu ben hazırlamaya başladım. Daha sonra şarap diğer içkilerden kendini ayrıştırdı ve kopmaz bir yol arkadaşım oldu .



Yıllardır şarap sektörünün içinde profesyonel olarak görev aldınız. Sizin tercih ettiğiniz üzüm cinsi ve şarap bölgesi veya özellikle sevdiğiniz bir şarap var mı?

Beyaz olarak Sauvignon Blanc özel tercihimdir. Ardından Narince geliyor.Kırmızı olarak Boğazkere ve Cabernet Sauvignon özel tercihimdir. Üzümün yolculuk yapmasını anlamıyorum. O nedenle daha çok şato tipi üretim yapan butik şarap üreticilerinin ürünlerini tercih ediyorum. Denizli bölgesinin şarabımıza ciddi bir değer kattığına inanıyorum ve fakat özel bir bölge ayrımı yapmıyorum. Her bölgenin kendi teruarına göre mükemmel işler çıkaran üreticilerimiz var. Özel olarak sevdiğim bir şaraptan çok son dönemde çoklu kupaj şaraplar, rozeler ve son olarak şarap pazarını bir olasılık olarak büyütebileceğine inandığım, bira ile sert rekabete girecek , düşük alkollü şaraplar ile ilgileniyorum.



Kanyon Şarap Günleri düşüncesi nasıl ortaya çıktı? Kanyon’un ve şarap üreticilerinin ilk yaklaşımları nasıl oldu?

Biz grup olarak (Jean Luc Colen ve Perran Arıbal) üretim, pazarlama ve satış danışmanlığı yapıyoruz. Kimi üreticilerin şaraplarını üretiyoruz, pazarlama ve halkla ilişkiler sürecini yönetiyoruz, satış ve satış yönetimi ile ilgili süreç takiplerini yapıyoruz ancak her aşamada nihai tüketicinin farkındalığını artırmak, karşımıza bir sorun olarak çıkıyordu. Çok kıymetli şaraplar üretiliyor ancak, tek marka anlaşmalar, zincir mağazaların akıldışı istekleri nedeniyle bu kıymetli markalar nihai tüketici ile buluşmakta dönem dönem zorlanıyorlardı. Bu sorunu nasıl çözeriz? Butik üreticileri nihai tüketici ile direk nasıl buluşturabiliriz ? vb sorularımızın cevabı olarak şarap tadım günleri kurgusu ortaya çıktı. Her kanalı aradan çıkarıp butik şarap üreticileri başta olmak kaydıyla ve dolayısı ile tüm şarap üreticilerini basit, sade ve temiz bir kurgu ile direk nihai tüketici ile buluşturmaya başladık. 24-25-26 Eylül 2010 tarihlerinde Çeşme Marina’da “Çeşme Marina Şarap Festivalini”gerçekleştirdik. 25-26-27-28 Kasım 2010 tarihlerinde Kanyon’da “Kanyon Şarap Tadım Günleri”ni düzenledik. Kanyon Yönetimi ile yılda iki şarap etkinliği gerçekleştirme ortak fikrimiz çerçevesinde 13-14-15 Mayıs 2011 tarihlerinde “2. Kanyon Şarap Tadım Günleri”ni gerçekleştirdik. Bu deneyimler grup olarak bizim misyonumuz yeniden gözden geçirmemiz neden oldu. Misyonumuza bir ekleme yaptık. “NİHAİ TÜKETİCİ İLE ŞARAP ÜRETİCİSİNİ BULUŞTURMAK VE ŞARAP PAZARINI BÜYÜTMEK” Kanyon,İstanbul’da gerçekleşen şarap günlerine ev sahipliği yapıyor. Kanyon yönetimi inanılmaz bir ekip. Bu kadar sonuç odaklı ve aynı zamanda insan sıcağı bir ekip ile hiç çalışmamıştık. Çok uyumlu bir çalışma götürüyoruz. 3.Kanyon Şarap Tadım Günleri”nde buluşmak dileğiyle diyerek etkinlik sonrası değerlendirme toplantısını daha yeni bitirdik.

Nihai tüketicilerin bir çoğu “biz bu şarapları tanımıyorduk. Tanıdıklarımıza da ulaşamıyorduk. Bizi Türkiye şarap sektörünün önemli hazineleri ile tanıştırdığınız için çok teşekkür ederiz” diyorlardı. Çok fazla kişiden bu sözleri duyunca doğru yolda olduğumuz anladık. İşin özeti de buydu zaten. Tam da bunu yapmak istiyorduk. Sanırım yaptık dedim.

Şarap üreticilerinden aldığımız olumlu geri dönüşler de bizleri mutlu ediyor. Şarap üreticilerini ekipleri ile keyifli bir işbirliği havasında gerçekleşiyor etkinlikler. Bu tür etkinliklerde genelde minimum dört taraf oluyor. Bizim etkinliğimizde de öyle oldu: Nihai tüketiciler, katılımcı şarap üreticileri, Kanyon Yönetimi ve organizasyonu gerçekleştiren Vinovasyon.Yani biz. Genelde bu dört tarafın birisi bir takım nedenler ile mutsuz olur. Tarafların ikisi mutsuz oluyor ise zaten etkinlik başarısız olmuştur. Bu etkinlikte tarafların dördü de etkinlikten mutlu ve devamını ister bir şekilde ayrıldı. Biz bu nedenle genel olarak tüm katılımcı tarafların mutlu olduğu bir organizasyon gerçekleştirmenin keyifli yorgunluğunu yaşıyoruz. Kanyon ve benzeri etkinliklerimizin şarap üreticilerinin işbirliğini geliştiriyor olması da başka bir sevinç kaynağımız.



Biz 3 günde şarapları tatmaktan keyif alıyoruz. Bu o kadar kolay olmasa gerek, projenin geresin de nasıl bir ekip var?

Projenin arkasında çok kıymetli bir ekip var.Birincisi daha önce bahsettiğim Kanyon Yönetimi var. İkincisi şarap üreticilerini pazarlama ekipleri var. Son olarak Jean Luc Colen, Perran Arıbal ve ben organizasyonun tamamlayıcılarıyız. Tabiki Vinovasyon grubun tasarım ve web tabanlı çözüm ortağını, sosyal mecra yönetimi çözüm ortağını, basın yönetimi çözüm ortağını unutmamak lazım. Sonuç olarak etkinlik organizasyonu yaklaşık 75 - 80 arası kişinin yoğun emeği ile gerçekleşiyor.



Biz dışarıdan bakınca keyifli bir organizasyon olarak görülüyor. Geleneksel olarak uzun yıllar devam etmesini ümit ediyoruz. Ülkemizde özellikle şarapla ilgili birçok zorluğun olduğunuz biliyoruz. Düşlediğiniz etkinliği, etkinlikleri tam istediğiniz gibi yapabildiniz mi?

Nihai tüketici odaklı, olabildiğince basit, müzik içeren temiz bir etkinlik hedefledik. Kanyon etkinliği özelinde, koyduğumuz bu temel rasyonellere göre istediğimiz gibi bir etkinliği esasen tam olarak gerçekleştirdik.

Kanyon etkinliği dışında yurtdışından gelecek sanatçılar ile desteklenecek, İstanbul’un büyük konser alanlarından birinde iki gün sürecek , şarap tadımı, otellerin yemek sunumu (şimdilik bu kadarını açıklamış olayım) yapacağı büyük bir müzik ve şarap festivali “Wine Weekendfest” düzenlemeyi düşünüyoruz. Birlikte çalışmayı yürüttüğümüz firmalar ile birlikte izin sorunları yaşayacak gibi görünüyoruz. Özellikle 24 yaş sınırı ile ilgili. Bu nedenle “Wine Weekendfest” içeriğinde oynamalar , kısıtlamalar yapıyoruz. Bu da hoşumuza gitmiyor ancak bu aşamada yeni yasal düzenlemeler olmadan yapacak bir şey yok gibi görünüyor.



Kanyon şarap günleri henüz başında ama bu süreçte unutamadığınız bir anınızı paylaşır mısınız?

Şarabı bir tüketici olarak bilen ancak dil sürçmesi ile “Kırmızı Chardonnay şarabınızı tadabilir miyim ? “diyen ismi bizde saklı tadım misafirimiz etkinliğin en eğlenceli anısıydı. Etkinliğin ilk günü dışardan yoğun alkol alıp gelmiş bir çifti etkinlik alanından çıkarmak zorunda kaldık.. Ertesi gün sizi yine bekliyorum dedim ama gelmediler. Keşke gelselerdi. Esasen çok sevimli bir çifttiler. Son olarak Perran Arıbal 24 yaş konusun da kuş uçurmadığını hatırlıyorum. Bir kaç kez kimlik kontrolü yaptığını bile gördüm.



Biraz da Silis Danışmalık üzerine konuşalım.. Tam olarak neler yapıyorsunuz? Şarap sektörün de başlıca verdiğiniz hizmetler nelerdir? Türkiye şarap sektörünü nasıl görüyorsunuz? Gelecek için düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz?

Silis Danışmanlık benim şahıs şirketim. Bu şirket üzerinden satış ve satış yönetim danışmalığı veriyorum. Silis Danışmanlık çatısı altında;Markaların yaratım sürecine katılım, şirketin sektör önceliklerinin belirlenmesi, hedef müşteri kategorisinin belirlenmesi, hedef dağıtım kanal önceliği ve/ya dağıtım kanal ağırlık tercihinin belirlenmesi, şirketin dağıtım modelinin belirlenmesi ve seçilecek modelin stratejilerinin ve alt yapısının oluşturulması, şarap markaların segment bazında konumlandırılması, yıl ve aylar bazında şirket satış hedeflerinin oluşturulması, yıl ve / aylar bazında toplam masraflar tablosunun oluşturulması , yıl ve aylar bazında tahmini kar/ zarar tablosunun oluşturulması, kadro kurulacak bölgelerin belirlenmesi, ihtiyaç duyulan kadroların belirlenmesi ve istihdamı gibi konular ile başlayıp giderek derinleşen şirket süreç yönetimi konularında danışmalık hizmeti veriyorum.

Kanyon etkinliğini yapan şirketimiz ise Vinovasyon. Vinvasyon, Jean Luc Colen , Perran Arıbal ve benim birlikte kurduğumuz bir şirket. Şarap ile ilgili tüm alanlarda hizmet verebilmek için kurulmuş bir işbirliği - güçbirliği şirketi.Türkiye şarap sektörünü nasıl görüyorsunuz sorusu çok kapsamlı bir soru ve cevabı da oldukça kapsamlı olacaktır ancak kısaca bir kaç şey söylemek gerekirse; 2010 Alkollü içki tüketim verileri açıklandı. 2010 toplam alkollü içki tüketimi 1.037.603.394 (ithalat verileri hariç) litredir. Şarap tüketimi 57.952.540 litre. Rakı tüketimi 46.380.793 litre. Bira tüketimi ise 920.120.326 litredir. Litre bazın da toplam alkollü içki tüketimi içinde şarap tüketiminin payı % 5,59. Bu rakamı büyütemediğimiz sürece şarap sektörün de sürekli ve sürdürülebilir büyüme yakalamamız çok zor görünüyor. Bu konu da temel eksiklerin başında sektörün ölçülebilir olmaması geliyor. Sektörde ölçülebilir tek rakam zincir mağazalar satış verileridir. Türkiye satış verileri kanal bazında, bölge bazında netleştirilemediği sürece şarap pazarını ölçmek ve stratejik bir büyüme planı gerçekleştirmek mümkün olmuyor. Strateji , taktiğe kurban ediliyor. Bu nedenle piyasa ölçümleme yatırımı, şarap sektörünün birinci önceliğidir. Tüm şarap üreticileri ile işbirliği içinde , şarap pazarını ölçebilecek pazar araştırmaları yaptırabilirsek dış sektörel rekabet (bira,rakı, ağır alkollü içkiler ile rekabeti kastediyorum) yapabiliriz. Aksi halde tüm üreticiler % 5,59 olan şarap pazarından pay almak için kıyasıya ve sadece birbirleri ile rekabet ederek yıpratıcı bir sektörel piramit yaratmak zorunda kalacaklar / kalıyorlar. Esasen asıl rekabet şarap üreticilerinin kendi aralarında ki yıpratıcı iç rekabet değildir. İç rekabette gereklidir ancak öncelik, alkollü içki pazarının litre bazında % 88,68’ini oluşturan bira sektörü ile yapılacak olan dış rekabettir. Bu nedenle şarap sektöründe, bira sektörü ile rekabet edecek, anlayışa, işbirliğine , inovatif proje ve yaklaşımlara ihtiyaç duyulmaktadır.

Geleceğe dönük yapacağımız etkinlikler ile ilgili kısaca şu bilgileri verebilirim. Şu anda 24-25-26 Haziran 2011 tarihinde Port Alaçatı Marina’da gerçekleştireceğimiz “Alaçatı Şarap Festivali”ni düzenleme çalışmaları ile uğraşıyoruz. Hemen ardından Temmuz ayında  Bodrum’da “Bodrum Şarap Günleri”ni düzenleyeceğiz. Aynı şekilde daha önce bahsettiğim İstanbul’da gerçekleşecek büyük bir şarap ve müzik festivali olan “Wine Weekendfest” çalışmalarımızda devam ediyor.



Size şarap yolculuğunuzda başarılar dileriz. Kadehinizden sevdiğiniz şarap eksik olmasın. Teşekkürler.

Ben teşekkür ederim. “Keyif Notları”nın takipçisi ve grup olarak sizlerin başarılarınızın devamını diliyoruz. Sizin, dolayısıyla şarap sektörüne emek veren tüm inisiyatiflerin, irili, ufaklı tüm şarap üreticilerinin yolu açık olsun.

Keyif Notları

Üzüm bağlarının verimliliğini artıran akıllı robot

“Bu küçük robot 45 derece eğimli arazilere bile tırmanıp üzüm bağlarının haritasını dahi çıkarabiliyor. Bu aygıtı icat edenler bu durum...